fbpx

Tiroid bezi boynumuzun alt yarısında, önde ve ortada yer alır. Bulunduğu konum itibariyle gırtlağımızın ön yüzüne dışarıdan yapışık pozisyondadır.
Aşağıda yer alan resimde tiroid bezinin konumunu görebilirsiniz.

Tiroid bezinin salgıladığı hormonlar enerji harcama hızımızı yani metabolizmamızı düzenler.

Bu hormonların dengesi bozulursa sinirlilik ya da uyuşukluk, aşırı terleme ya da üşüme, kilo alımı ya da sebepsiz kilo kaybı gibi sonuçlar ortaya çıkar.

Tiroid bezi hastalıkları toplumda çok yaygın olarak görülür ve “Guatr” olarak isimlendirilir.

Bir kısım guatr hastaları ilaç tedavisiyle takip edilirler. Bu hastaların hormon düzeyleri belirli aralıklarla kontrol edilmelidir. Bu grup insanlarda çoğu zaman ameliyat ihtiyacı oluşmaz.

Bir başka grup hastada ise (özellikle kanser açısından yüksek riskli olduğu düşünülen ya da kanser taşıdığı tespit edilen insanlarda) tiroid bezinin ameliyatla çıkarılması gerekir.

Büyük bir tiroid nodülünüz varsa; iğne ile parça alınsa ve sonucu iyi huylu çıksa bile iğnenin ulaşmadığı bölgede kötü huylu hastalık bulunmadığı konusunda emin olamayız. Aynı durum çok sayıda küçük nodülleri bulunan insanlar için de geçerlidir. Bu gibi durumlarda ben ameliyat seçeneğini özellikle hastalarıma öneriyorum.

Tiroid bezinin bazen tamamı bazen yalnızca bir yarısı alınır.

Bu ameliyatlarda en önemli nokta tiroid bezinin hemen altından geçen ve ses tellerine giden sinirlerdir. Hastaların ameliyat olmaktan kaçmalarının en sık nedeni bu sinirlerin hasarlanması riskidir. Oysa bu risk yalnızca yüzde 2 seviyesindedir.

Hastalarıma her zaman söylediğim gibi: “Bir ameliyatın riski geç kalınmış bir tedaviden hiçbir zaman daha fazla değildir.”

Ameliyatla tiroid bezinin tamamı çıkarılan hastaların bir kısmını “iyot tedavisi” almaları için Nükleer Tıp bölümlerine yönlendiririz.

Tiroid bezi bulunmayan, yani ameliyatla tamamı çıkarılmış hastalar dışarıdan hap olarak tiroid hormonu alırlar. İlaçlarını düzenli kullanan insanlarda tiroid bezinin bulunmamasına bağlı herhangi bir eksiklik gelişmez.

Tiroid bezinin kötü huylu hastalıkları günümüzde başarıyla tedavi edilebilmektedir.

Her hastalıkta olduğu gibi “guatr”da da erken tanı ve tedavinin önemli olduğunu mutlaka biliniz ve hekiminizin önerilerine lütfen sadık kalınız.

Aklınıza Takılanlar Mı Var?

DOKTORUNUZA SORUN

    SHOPPING CART